Son yılların en gergin dönemlerinden birini yaşayan Avrupa’nın doğusu, sınırlarına beton siperler, tank hendekleri ve yüksek teknolojili savunma sistemleri kurarken, halklar da savaş psikolojisine hazırlanıyor.
Financial Times’ta yer alan habere göre Finlandiya, 200 kilometrelik bir sınır çiti inşa ederken, Baltık ülkeleri Rusya ve Belarus sınırlarını savunmak için “Baltık Savunma Hattı”nı kuruyor. Polonya ise 1945’ten bu yana en büyük savunma projesi olan 2.3 milyar euroluk “Doğu Kalkanı”nı hayata geçiriyor.
‘DOĞU SINIRINDA SİPER KAZILIYOR’
Avrupa’nın doğusundaki NATO ülkeleri, Rusya’nın Ukrayna’ya açtığı savaşın ardından yeni bir saldırı ihtimaline karşı teyakkuzda. Finlandiya, Estonya, Letonya, Litvanya ve Polonya, sınır hatlarında büyük bir tahkimat seferberliği başlattı. Beton siperler, tank hendekleri, mayınlı alanlar ve yüksek teknolojili gözetleme sistemleriyle örülen bu yeni savunma hattı, Moskova’nın genişleme ihtimaline karşı oluşturuluyor.
Finlandiya, Rusya sınırında 200 kilometrelik bir çit inşa ederken, Baltık ülkeleri “Baltık Savunma Hattı” adını verdikleri 600 millik bir savunma projesiyle sınırlarını adeta kaleye çeviriyor. Polonya ise “Doğu Kalkanı” projesiyle 1945’ten bu yana en büyük sınır savunmasını hayata geçiriyor.
FİNLANDİYA HAZIRLIKLARINI SÜRDÜRÜYOR
NATO’ya 2023 yılında katılan Finlandiya, Sovyetler Birliği’ne karşı verdiği kış savaşı tecrübesinden bu yana doğu tehdidine karşı hazırlıklarını hiç bırakmadı. Ülke hâlâ zorunlu askerliği sürdürüyor. 280 bin kişilik savaş gücünün yalnızca yüzde 10’u profesyonel askerlerden oluşuyor. Nüfusu yalnızca 5.6 milyon olan ülkede 900 bin yedek asker bulunuyor.
Finlandiya, Rusya’nın saldırması hâlinde siperlere çekilmeye ve düşmanı bataklıklara, ormanlara yönlendirmeye hazır. Ülkede nükleer saldırıya karşı 4.4 milyon kişilik sığınak, 6 ay yetecek yakıt ve 9 ay yetecek tahıl stoğu bulunuyor.
DANİMARKA’DA KADINLARA ZORUNLU ASKERLİK KARARI
Danimarka’da ise İskandinav ülkeleri arasında kadınları zorunlu askerlik kapsamına alan üçüncü ülke olarak büyük bir adım attı. Uzmanlar bunun savaş hazırlığı olduğunu değerlendirirken parlamentoda 11 Haziran’da kabul edilen yeni yasa uyarınca, 1 Temmuz 2025’ten itibaren 18 yaşını dolduran tüm kadınlar da erkeklerle birlikte zorunlu askerlik kura sistemine dahil olacak.
TAHLİYE PLANI ÜZERİNDE ÇALIŞIYORLAR
Bununla birlikte Estonya, Letonya ve Litvanya, NATO’nun en savunmasız hattı olan doğu sınırlarında tahkimatlarını hızlandırdı. Sovyetler döneminde ilhak edilen bu ülkeler, Rusya’nın yeniden yayılmacı bir politika izlemesinden korkuyor.
Litvanya, hem Rusya’ya ait Kaliningrad bölgesiyle hem de Belarus’la sınır komşusu. En kritik nokta ise, yalnızca 100 kilometre uzunluğundaki Suwalki Koridoru. Bu dar koridor, Baltık ülkelerinin Batı’ya kara bağlantısını sağlıyor. Rusya ve Belarus’un bu hattı kesmesi hâlinde, Baltık ülkeleri izole kalabilir.
Üç ülke de askeri harcamalarını Trump’ın işaret ettiği gibi GSYİH’nin yüzde 5’ine çıkarmaya hazırlanıyor. Litvanya 17 bin 500 kişilik milli ordu kurmayı hedeflerken, Letonya zorunlu askerliği geri getirdi, Estonya ise 600 tahkimat noktasının inşasına başladı. Üç ülke ayrıca ortak bir toplu tahliye planı üzerinde de çalışıyor.
POLONYA’DA SEFERBERLİK ÇAĞRISI
Polonya, 2.3 milyar euroluk “Doğu Kalkanı” projesiyle doğu sınırlarını askeri bir duvara çeviriyor. Bu kapsamda tank tuzakları, anti-dron sistemleri, gece görüş kameraları, hendekler ve mayınlı araziler oluşturuluyor.
Başbakan Donald Tusk, ordunun 500 bin askere çıkarılmasını ve tüm erkek vatandaşlar için zorunlu askeri eğitimi planladıklarını duyurdu. Ayrıca Polonya, uzun menzilli füze sistemleri satın alarak gerektiğinde Rus topraklarını da vurabilecek kapasiteye erişmeyi amaçlıyor.
ABD’li yetkililer, Polonya’yı ve Baltık ülkelerini “örnek müttefik” olarak tanımlıyor. Ancak Trump’ın NATO’nun 5. maddesi hakkında şüphe uyandıran açıklamaları bölgedeki endişeleri artırıyor.
İTTİFAKIN KADERİ
Öte yandan Eski NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen, Putin’in Ukrayna’da kazanım elde etmesi hâlinde sıranın Baltıklar’a geleceği uyarısında bulunuyor. Ancak asıl korku, ABD’nin NATO taahhütlerinden uzaklaşması.
Uzmanlara göre Avrupa’nın doğusunda kazılan her siper, yalnızca bir savunma hattı değil aslında Batı’nın kararlılığını test eden Putin’e verilmiş sessiz bir mesaj. Soğuk savaşın ardından barışa alışan kıta, artık sessizce savaşın ayak seslerine hazırlanıyor. Ve bu kez mesele sadece toprak değil, ittifakların kaderi.